Karşılaştırmalı Türk Boyları Tarihi
in
land diving
- on 09:12
- 1 comment
Eğer temanızda cufon kullanılmışsa bu sorun olabilir
Çok
uzun bir yazı olacak, ama ben üşenmedim yazdım gecenin bir vakti,
üşenmeyip okuyanlara şimdiden teşekkürler. Şöyle ki; arada sırada bir
kaç densiz çıkıp, "bu nasıl çeviri" yok efendim bu böyle değil gibi
laflar ediyor. 1.cisi, senin orda burda gördüğün çevirinin doğru olması
gibi bir şey söz konusu değil. Çeviri bir sanattır, adı üstünde
ter0cümedir, mealdir.
Çok
uzun bir yazı olacak, ama ben üşenmedim yazdım gecenin bir vakti,
üşenmeyip okuyanlara şimdiden teşekkürler. Şöyle ki; arada sırada bir
kaç densiz çıkıp, "bu nasıl çeviri" yok efendim bu böyle değil gibi
laflar ediyor. 1.cisi, senin orda burda gördüğün çevirinin doğru olması
gibi bir şey söz konusu değil. Çeviri bir sanattır, adı üstünde
ter0cümedir, mealdir.
Daha önce bu konuya değindim ama bu gece üst
üste gelen iki "densiz" yüzünden tekrar açıklama yapma gereği duyuyorum;
yer alan tüm tercümeleri ben yapıyorum, o yüzden orda burda
gördüklerinizle farklı olabilir, kopyala yapıştır yapmıyorum. Özüne, ve
öncesi sonrasındaki olaylara, kontekse olabildiğince hakim olarak çeviri
yapmaya çalışıyorum.
Densiz kelimesini üst üste kullanmamın sebebi,
bunun hakikaten densizlik olmasıdır. "Yanlış" varsa amenna, insanlık
halidir, bir kelime yanlış çevrilmiş olabilir, ama yorumda yanlış olmaz,
beğenirsin beğenmezsin o ayrı, beğenmiyorsan kapı orada. Hatta densizin
teki demişki edebiyata saygısızlık filan.. Asıl senin yaptığın
saygısızlık edebiyatın ilerlemesine izin vermemekle, yanlışta olsa
statükoyu benimsemekle.
Söz konusu bu yazıyı yazmama sebep olan
Charles Baudelaire'in ünlü "Sarhoş olun!" şiiridir. Dediğim gibi, ben
bunu gayet internetten bi' yerden bulup kopyala yapıştır yapabilirdim,
doğru, yalan, yalnış herneyse. Ama bunu sevmiyorum çünkü yapılan
çeviriler çoğu zaman beni tatmin etmiyor. Bu gece yayınladığım çeviriyi,
arkasından, antoloji ve başka bir kaynaktan alınmış çevirileri
göstererek karşılaştırarak örneklendireceğim, örneklerin hemen ardında
da çeviriler var kontrol etmeniz için.Hodri meydan, "yanlış" varsa
kabul, "yorum" varsa ona da açığım. Ama yanlış olmayan bir şeye yanlış
diye kimse gelmesin, yeter artık. Benim yaptığım çeviri için 0, Antoloji
için 1, Diğeri için 2 olarak referans vereceğim, ve en son olarak
orijinaline yer vereceğim müsadenizle madde madde değineceğim:
Giriş:
a.) Dakika bir gol bir. Orijinal metin ilk satır "Always be drunk",
her zaman veya hep sarhoş olun demektir yoruma açık değildir. 1 numarada
-ant- tamamen atlanmış ! 2 numarada her zaman demiş, doğrudur, ben
kontekst, "contuniuty" ve telaffuzu baz alarak 'hep' demeyi tercih
ettim.
b.) "That's it! The great imperative!" kısmı yine 1-ant
çevirinde atlanmış, eksik çeviridir. 2 numarada "Her $ey bunda: Tek
sorun bu" denmiş ama "imperative" kelimesi, 'sorun' demek değildir,
yanlış çeviridir. Benim çevirimde olduğu gibi 'imperative' içinde sır
barındıran, 'salık, buyruk' anlamındadır, komplike bir kelimedir, ha
belki daha güzeli bulunabilir ama kesinlikle 'sorun' değildir.
c.)
"In order not to feel, Time's horrid fardel, bruise your shoulders,
grinding you into the earth" bu giriş kısmı yine 1'de atlanmış, 2'de
"OmuzlarInIzI ezen,
sizi topraGa doGru Ceken Zaman'In korkunc
aGIrlIGInI duymamak iCin" diye çevrilmiş. Şimdi burada geçen "grind"
kelimesi birebir karşılığı 'öğütmek'tir, yani seni ezerek, unufak ederek
toprağa yedirmesidir. 2nolu arkadaş 'toprağa doğru çeken' demeyi tercih
etmiş, yanlış değildir, yorumdur. Ben gömen demeyi tercih ettim. Burada
geçen "bruise" kelimesinin birebir karşılığı burkulmadır, 2no 'ezen'
demiş, yanlış mıdır , pek değil. Ama bence burkan demek daha yakındı.
Mümkün mertebe kelimeleri birebir çevirmek iyidir, anlamı değiştirmediği
sürece.
d.) "... whatever.But get drunk." kısmında, hem 1 hem 2
numara 'nasıl isterseniz' diye çevirmiş, ama ben "herneyleyse" diye
çevirdim. Kulağa çok tanıdık gelmeyebilir ama bence çok hoş bir kelime
oldu. Whateverıın birebir karşılığı herneysedir. Hem mısrayı uzatmamak -
her ne ile isterseniz - filan diye, hem de bütünlüğü korumak adına ben
bunu daha uygun gördüm.
burada ufak bir nokta "get drunk" diyor,
emir kipi var, zorunluluk -obligation- yok, yani must yok bu yüzden 2
numaradaki 'sarhoş olmalısınız' tabiri nispeten yanlıştır.
e.) "And
if you sometimes happen to wake up, on the porches of a palace, in the
green grass of a ditch, in the dismal loneliness of your own room,your
drunkenness gone or disappearing," mısralarında çok güzel bir nüans var,
'sometimes' şimdi buna isteyen duruma göre bazen der, kimi bazı bazı
der, kimi bazı zamanlar der, yerine göre arada bir denir, işte yorum ve
çeviri budur. her iki çeviride de "bazı bazı" tercih edilmiş, ama bence
bu çok spesifik ve çoğunlukla 'at times', veya 'some times' yerine
kullanılması gereken bir terim o yüzden ben 'arada bir' demeyi tercih
ettim, hiçbir çeviride yanlış yoktur yorum vardır.
"bir sarayın
basamakları, bir hendeğin yeşil otları" diye çevrilmiş her iki çeviride
de, şimdi buradaki 'porch' kelimesi bir kere kesinlikle 'sundurma'
olmalıdır, birebir karşılığı budur, bu yorum değil yanlıştır bana göre.
Can Yücel'inden Süreya'sına sıkça rastlarsınız bu kelimeye,
bilmeyenleriniz için evin önünde evle bütünleşik yağmur, güneş vb.'den
koruyan, genelde binayla bütünleşik bir yapıdır, çardak benzeri. O
yüzden her iki çeviride 'basamak' kelimesi yanlıştır, birebir karşılığı
sundurmadır. İkinci kısımda geçen 'ditch' kelimesi, genelde bir çukuru
ifade etmektedir, her iki çeviride 'hendek' diye çevrilmiş, ama ben 'yol
kenarında' diye çevirmeyi uygun gördüm kontekst gereği. Çünkü hendek
hem çok arabik geliyor, hem de buradaki asıl manası insanın kendini
belediye çukurunda bulması değil, olmaması gereken bir 'alçaltı'da
çimlerin üzerinde bulmasıdır. Son olarak her iki çeviride 'bismal' -
donuk diye çevrilmiş, ama daha çok içinde kasvet, karanlık, izbelik
barındıran bir tabir olduğu için ben kasvetli dedim, nispeten yanlış
diyebiliriz.
f.) 'sarhosluğunuz azalmış ya da büsbütün geçmiş bir
durumda uyanırsanız' diye çevrilmiş her iki metinde de. 'your
drunkenness gone or disappearing' olan kısım, Şimdi burada 'büsbütün'
kelimesi fazladır, eğer şair vurgu yapmak istese 'all gone' veya
completely diye gayet ekleyebilirdi, basit kalmayı tercih etmiş ve
sadece gone demiş, büsbütün eklemesi bence olmamış. Onun haricinde,
azalmış veya büsbütün geçmiş demek yerine ben 'geçmiş veya geçmek üzere'
dedim daha kısa ve kulağa hoş gelmesi sebebiyle. nüans farkı çok önemli
değil yanlış yok.
g.) Her iki çeviride de nereden geldiyse 'hemen
verecektir karşılığını' diye bir tabir var, bu 'hemen' nereden geliyor
anlamadım, eğer şair aniyet belirtmek istese gayet 'immediate', at once,
suddenly vb. daha bir sürü ekleme yapabilirdi sadece 'will answer you'
demiş, yani sana yanıt verecek. Yanıt vermek, karşılık vermek, cevap
vermek, demek aynı şeylerdir, burdada nüans farkı var.
h.) 'Sarhoş
olma "saati"' denmiş her iki çeviride de , ben 'vakti' dedim daha makbül
gördüğüm için. Çünkü biri size sorduğu zaman sabah ne saatidir, şafak
saatidir demezsiniz. Veya piknik saati ya da gitme saati denmez. Şafak
vakti denir, gitme vakti denir. Saat diliminden değil sekanstan
bahsediliyor.Yine de yanlış değildir tabi, anlamı veriyor, ben kendi
çevirimin daha makbul olduğunu düşünüyorum haliyle.
i.) Son
olarak: 'Zamanın inim inim inletilen köleleri olmamak için sarhoş olun
durmamacasına!' diye çevrilmiş her iki çeviride de. Orj: 'Don't be
martyred slaves of Time, Get drunk! Stay drunk!'
Yanlış 1,
'martyr' kelimesi, yine biraz komplike bir kelime, 'şehit yakını, arda
kalan, dul yetim kalan' gibi bir anlamı vardır. Bu illa askerde şehit
olan anlamına gelmez. Sevdiğiniz birinin ardından acılı, atıl kalmak
anlamı vardır tam karşılığı zordur. Ama 'inim inim inletilen' diye bir
öbeği nereden çıkarmışlar bilmiyorum bence yanlıştır, orada inlemeye
hele 'İnim inim inlemeye' dair hiç bir fiil, zarf yoktur. Benim yaptığım
net doğru olmayabilir, ama diğer ikisi yanlıştır kanımca. 'Köleleri
olmamak için' demişler ama yine bir yapı hatası var 'dont be' diyor
olmayın diyor, olmamak için demek istese farklı söylenirdi.Ayrıca imla
hatası, ünlem (!) yekpare cümlede değil, 2. ve 3. mısradadır, ilk
mısrada yoktur.
0 [Benim çevirim]:
Hep sarhoş
olun.Hepsi bu kadar ! Büyük buyruk ! Zamanın, omuzlarını burkan seni
yere gömen yükünü hissetmemek için.Neyle mi ? Şarapla, şiirle, erdemle,
herneyleyse. Ama sarhoş olun. Ve arada bir uyanacak olursanız bir
sarayın sundurmasında, yol kenarında otlarda, kendi odanın kasvetli
yalnızlığında,sarhoşluğun gitmişken veya gitmek üzereyken, rüzgara sor,
dalgaya sor, yıldıza sor, kuşa sor, saate sor, kaçan herşeye sor,
inleyen herşeye sor veya dönen veya şarkı söyleyen, konuşan herşeye,
vaktin ne olduğunu sor; ve rüzgar, dalga, yıldız, kuş, saat sana
diyecek: "Sarhoş olma vakti ! Zamanın şehit acılı köleleri olmayın,
Sarhoş olun ! Sarhoş kalın ! Şarapla, erdemle, şiirle, herneyleyse!"
1 [Antoloji]
Sarhoş olun!
Ama neyle? Şarapla, şiirle, ya da erdemle, nasıl isterseniz. Ama sarhoş
olun.Ve bazı bazı, bir sarayın basamakları, bir hendeğin yeşil otları
üzerinde, odanızın donuk yalnızlığı içinde, sarhosluğunuz azalmış ya da
büsbütün geçmiş bir durumda uyanırsanız, sorun, yele, dalgaya, yıldıza,
kuşa, saate sorun, her kaçan şeye, inleyen, yuvarlanan, şakıyan, konuşan
her şeye sorun, 'saat kaç' deyin; yel, dalga, yıldız, kuş, saat hemen
verecektir karşılığını: 'Sarhoş olma saatidir. Zamanın inim inim
inletilen köleleri olmamak için sarhoş olun durmamacasına! Şarapla,
şiirle, ya da erdemle, nasıl isterseniz.'
2
SARHO$ OLUN!
Her zaman sarho$ olmalI. Her $ey bunda: Tek sorun bu. OmuzlarInIzI ezen,
sizi topraGa doGru Ceken Zaman'In korkunc aGIrlIGInI duymamak iCin,
durmamacasIna sarho$ olmalIsInIz.
Ama neyle? $arapla, $iirle, ya da erdemle, nasIl isterseniz.
Ama sarho$ olun.Ve bazI bazI, bir sarayIn basamaklarI, bir hendeGin ye$il otlarI Uzerinde,
odanIzIn donuk yalnIzlIGI iCinde,
sarhosluGunuz azalmI$ ya da bUsbUtUn geCmi$ bir durumda uyanIrsanIz, sorun,
yele, dalgaya, yIldIza, ku$a, saate sorun,
her kaCan $eye, inleyen, yuvarlanan, $akIyan, konu$an her $eye sorun,
"saat kaC" deyin; yel, dalga, yIldIz, ku$, saat
hemen verecektir kar$IlIGInI:
"Sarho$ olma saatidir.
ZamanIn inim inim inletilen kOleleri olmamak iCin sarho$ olun durmamacasIna!
$arapla, $iirle, ya da erdemle, nasIl isterseniz."
Densiz kelimesini üst üste kullanmamın sebebi, bunun hakikaten densizlik olmasıdır. "Yanlış" varsa amenna, insanlık halidir, bir kelime yanlış çevrilmiş olabilir, ama yorumda yanlış olmaz, beğenirsin beğenmezsin o ayrı, beğenmiyorsan kapı orada. Hatta densizin teki demişki edebiyata saygısızlık filan.. Asıl senin yaptığın saygısızlık edebiyatın ilerlemesine izin vermemekle, yanlışta olsa statükoyu benimsemekle.
Söz konusu bu yazıyı yazmama sebep olan Charles Baudelaire'in ünlü "Sarhoş olun!" şiiridir. Dediğim gibi, ben bunu gayet internetten bi' yerden bulup kopyala yapıştır yapabilirdim, doğru, yalan, yalnış herneyse. Ama bunu sevmiyorum çünkü yapılan çeviriler çoğu zaman beni tatmin etmiyor. Bu gece yayınladığım çeviriyi, arkasından, antoloji ve başka bir kaynaktan alınmış çevirileri göstererek karşılaştırarak örneklendireceğim, örneklerin hemen ardında da çeviriler var kontrol etmeniz için.Hodri meydan, "yanlış" varsa kabul, "yorum" varsa ona da açığım. Ama yanlış olmayan bir şeye yanlış diye kimse gelmesin, yeter artık. Benim yaptığım çeviri için 0, Antoloji için 1, Diğeri için 2 olarak referans vereceğim, ve en son olarak orijinaline yer vereceğim müsadenizle madde madde değineceğim:
Giriş:
a.) Dakika bir gol bir. Orijinal metin ilk satır "Always be drunk", her zaman veya hep sarhoş olun demektir yoruma açık değildir. 1 numarada -ant- tamamen atlanmış ! 2 numarada her zaman demiş, doğrudur, ben kontekst, "contuniuty" ve telaffuzu baz alarak 'hep' demeyi tercih ettim.
b.) "That's it! The great imperative!" kısmı yine 1-ant çevirinde atlanmış, eksik çeviridir. 2 numarada "Her $ey bunda: Tek sorun bu" denmiş ama "imperative" kelimesi, 'sorun' demek değildir, yanlış çeviridir. Benim çevirimde olduğu gibi 'imperative' içinde sır barındıran, 'salık, buyruk' anlamındadır, komplike bir kelimedir, ha belki daha güzeli bulunabilir ama kesinlikle 'sorun' değildir.
c.) "In order not to feel, Time's horrid fardel, bruise your shoulders, grinding you into the earth" bu giriş kısmı yine 1'de atlanmış, 2'de "OmuzlarInIzI ezen,
sizi topraGa doGru Ceken Zaman'In korkunc aGIrlIGInI duymamak iCin" diye çevrilmiş. Şimdi burada geçen "grind" kelimesi birebir karşılığı 'öğütmek'tir, yani seni ezerek, unufak ederek toprağa yedirmesidir. 2nolu arkadaş 'toprağa doğru çeken' demeyi tercih etmiş, yanlış değildir, yorumdur. Ben gömen demeyi tercih ettim. Burada geçen "bruise" kelimesinin birebir karşılığı burkulmadır, 2no 'ezen' demiş, yanlış mıdır , pek değil. Ama bence burkan demek daha yakındı. Mümkün mertebe kelimeleri birebir çevirmek iyidir, anlamı değiştirmediği sürece.
d.) "... whatever.But get drunk." kısmında, hem 1 hem 2 numara 'nasıl isterseniz' diye çevirmiş, ama ben "herneyleyse" diye çevirdim. Kulağa çok tanıdık gelmeyebilir ama bence çok hoş bir kelime oldu. Whateverıın birebir karşılığı herneysedir. Hem mısrayı uzatmamak - her ne ile isterseniz - filan diye, hem de bütünlüğü korumak adına ben bunu daha uygun gördüm.
burada ufak bir nokta "get drunk" diyor, emir kipi var, zorunluluk -obligation- yok, yani must yok bu yüzden 2 numaradaki 'sarhoş olmalısınız' tabiri nispeten yanlıştır.
e.) "And if you sometimes happen to wake up, on the porches of a palace, in the green grass of a ditch, in the dismal loneliness of your own room,your drunkenness gone or disappearing," mısralarında çok güzel bir nüans var, 'sometimes' şimdi buna isteyen duruma göre bazen der, kimi bazı bazı der, kimi bazı zamanlar der, yerine göre arada bir denir, işte yorum ve çeviri budur. her iki çeviride de "bazı bazı" tercih edilmiş, ama bence bu çok spesifik ve çoğunlukla 'at times', veya 'some times' yerine kullanılması gereken bir terim o yüzden ben 'arada bir' demeyi tercih ettim, hiçbir çeviride yanlış yoktur yorum vardır.
"bir sarayın basamakları, bir hendeğin yeşil otları" diye çevrilmiş her iki çeviride de, şimdi buradaki 'porch' kelimesi bir kere kesinlikle 'sundurma' olmalıdır, birebir karşılığı budur, bu yorum değil yanlıştır bana göre. Can Yücel'inden Süreya'sına sıkça rastlarsınız bu kelimeye, bilmeyenleriniz için evin önünde evle bütünleşik yağmur, güneş vb.'den koruyan, genelde binayla bütünleşik bir yapıdır, çardak benzeri. O yüzden her iki çeviride 'basamak' kelimesi yanlıştır, birebir karşılığı sundurmadır. İkinci kısımda geçen 'ditch' kelimesi, genelde bir çukuru ifade etmektedir, her iki çeviride 'hendek' diye çevrilmiş, ama ben 'yol kenarında' diye çevirmeyi uygun gördüm kontekst gereği. Çünkü hendek hem çok arabik geliyor, hem de buradaki asıl manası insanın kendini belediye çukurunda bulması değil, olmaması gereken bir 'alçaltı'da çimlerin üzerinde bulmasıdır. Son olarak her iki çeviride 'bismal' - donuk diye çevrilmiş, ama daha çok içinde kasvet, karanlık, izbelik barındıran bir tabir olduğu için ben kasvetli dedim, nispeten yanlış diyebiliriz.
f.) 'sarhosluğunuz azalmış ya da büsbütün geçmiş bir durumda uyanırsanız' diye çevrilmiş her iki metinde de. 'your drunkenness gone or disappearing' olan kısım, Şimdi burada 'büsbütün' kelimesi fazladır, eğer şair vurgu yapmak istese 'all gone' veya completely diye gayet ekleyebilirdi, basit kalmayı tercih etmiş ve sadece gone demiş, büsbütün eklemesi bence olmamış. Onun haricinde, azalmış veya büsbütün geçmiş demek yerine ben 'geçmiş veya geçmek üzere' dedim daha kısa ve kulağa hoş gelmesi sebebiyle. nüans farkı çok önemli değil yanlış yok.
g.) Her iki çeviride de nereden geldiyse 'hemen verecektir karşılığını' diye bir tabir var, bu 'hemen' nereden geliyor anlamadım, eğer şair aniyet belirtmek istese gayet 'immediate', at once, suddenly vb. daha bir sürü ekleme yapabilirdi sadece 'will answer you' demiş, yani sana yanıt verecek. Yanıt vermek, karşılık vermek, cevap vermek, demek aynı şeylerdir, burdada nüans farkı var.
h.) 'Sarhoş olma "saati"' denmiş her iki çeviride de , ben 'vakti' dedim daha makbül gördüğüm için. Çünkü biri size sorduğu zaman sabah ne saatidir, şafak saatidir demezsiniz. Veya piknik saati ya da gitme saati denmez. Şafak vakti denir, gitme vakti denir. Saat diliminden değil sekanstan bahsediliyor.Yine de yanlış değildir tabi, anlamı veriyor, ben kendi çevirimin daha makbul olduğunu düşünüyorum haliyle.
i.) Son olarak: 'Zamanın inim inim inletilen köleleri olmamak için sarhoş olun durmamacasına!' diye çevrilmiş her iki çeviride de. Orj: 'Don't be martyred slaves of Time, Get drunk! Stay drunk!'
Yanlış 1, 'martyr' kelimesi, yine biraz komplike bir kelime, 'şehit yakını, arda kalan, dul yetim kalan' gibi bir anlamı vardır. Bu illa askerde şehit olan anlamına gelmez. Sevdiğiniz birinin ardından acılı, atıl kalmak anlamı vardır tam karşılığı zordur. Ama 'inim inim inletilen' diye bir öbeği nereden çıkarmışlar bilmiyorum bence yanlıştır, orada inlemeye hele 'İnim inim inlemeye' dair hiç bir fiil, zarf yoktur. Benim yaptığım net doğru olmayabilir, ama diğer ikisi yanlıştır kanımca. 'Köleleri olmamak için' demişler ama yine bir yapı hatası var 'dont be' diyor olmayın diyor, olmamak için demek istese farklı söylenirdi.Ayrıca imla hatası, ünlem (!) yekpare cümlede değil, 2. ve 3. mısradadır, ilk mısrada yoktur.
0 [Benim çevirim]:
Hep sarhoş olun.Hepsi bu kadar ! Büyük buyruk ! Zamanın, omuzlarını burkan seni yere gömen yükünü hissetmemek için.Neyle mi ? Şarapla, şiirle, erdemle, herneyleyse. Ama sarhoş olun. Ve arada bir uyanacak olursanız bir sarayın sundurmasında, yol kenarında otlarda, kendi odanın kasvetli yalnızlığında,sarhoşluğun gitmişken veya gitmek üzereyken, rüzgara sor, dalgaya sor, yıldıza sor, kuşa sor, saate sor, kaçan herşeye sor, inleyen herşeye sor veya dönen veya şarkı söyleyen, konuşan herşeye, vaktin ne olduğunu sor; ve rüzgar, dalga, yıldız, kuş, saat sana diyecek: "Sarhoş olma vakti ! Zamanın şehit acılı köleleri olmayın, Sarhoş olun ! Sarhoş kalın ! Şarapla, erdemle, şiirle, herneyleyse!"
1 [Antoloji]
Sarhoş olun!
Ama neyle? Şarapla, şiirle, ya da erdemle, nasıl isterseniz. Ama sarhoş olun.Ve bazı bazı, bir sarayın basamakları, bir hendeğin yeşil otları üzerinde, odanızın donuk yalnızlığı içinde, sarhosluğunuz azalmış ya da büsbütün geçmiş bir durumda uyanırsanız, sorun, yele, dalgaya, yıldıza, kuşa, saate sorun, her kaçan şeye, inleyen, yuvarlanan, şakıyan, konuşan her şeye sorun, 'saat kaç' deyin; yel, dalga, yıldız, kuş, saat hemen verecektir karşılığını: 'Sarhoş olma saatidir. Zamanın inim inim inletilen köleleri olmamak için sarhoş olun durmamacasına! Şarapla, şiirle, ya da erdemle, nasıl isterseniz.'
2
SARHO$ OLUN!
Her zaman sarho$ olmalI. Her $ey bunda: Tek sorun bu. OmuzlarInIzI ezen,
sizi topraGa doGru Ceken Zaman'In korkunc aGIrlIGInI duymamak iCin,
durmamacasIna sarho$ olmalIsInIz.
Ama neyle? $arapla, $iirle, ya da erdemle, nasIl isterseniz.
Ama sarho$ olun.Ve bazI bazI, bir sarayIn basamaklarI, bir hendeGin ye$il otlarI Uzerinde,
odanIzIn donuk yalnIzlIGI iCinde,
sarhosluGunuz azalmI$ ya da bUsbUtUn geCmi$ bir durumda uyanIrsanIz, sorun,
yele, dalgaya, yIldIza, ku$a, saate sorun,
her kaCan $eye, inleyen, yuvarlanan, $akIyan, konu$an her $eye sorun,
"saat kaC" deyin; yel, dalga, yIldIz, ku$, saat
hemen verecektir kar$IlIGInI:
"Sarho$ olma saatidir.
ZamanIn inim inim inletilen kOleleri olmamak iCin sarho$ olun durmamacasIna!
$arapla, $iirle, ya da erdemle, nasIl isterseniz."
ownload
this and more Blogger Templates at . For tutorials, tips and tricks
about Blogger visit our Blog.» A normal paragraphEa eam labores
imperdiet, apeirian democritum ei nam, doming neglegentur ad vis. Ne
malorum ceteros feugait quo, ius ea liber offendit placerat, est habemus
aliquyam legendos id. Eam no corpora maluisset definitiones, eam mucius
malorum id. Quo ea idque commodo utroque, per ex eros etiam accumsan.» A
paragraph formatEt posse meliore definitiones (strong) his, vim tritani
vulputate (italic) pertinacia at. Augue quaerendum (Acronym) te sea, ex
sed sint invenire erroribus. Cu vel ceteros scripserit, te usu modus
fabellas...
Read more at http://simples2-btemplates.blogspot.com/#KrBoQ2ISLXRAgEOh.99
Read more at http://simples2-btemplates.blogspot.com/#KrBoQ2ISLXRAgEOh.99
ownload
this and more Blogger Templates at . For tutorials, tips and tricks
about Blogger visit our Blog.» A normal paragraphEa eam labores
imperdiet, apeirian democritum ei nam, doming neglegentur ad vis. Ne
malorum ceteros feugait quo, ius ea liber offendit placerat, est habemus
aliquyam legendos id. Eam no corpora maluisset definitiones, eam mucius
malorum id. Quo ea idque commodo utroque, per ex eros etiam accumsan.» A
paragraph formatEt posse meliore definitiones (strong) his, vim tritani
vulputate (italic) pertinacia at. Augue quaerendum (Acronym) te sea, ex
sed sint invenire erroribus. Cu vel ceteros scripserit, te usu modus
fabellas...
Read more at http://simples2-btemplates.blogspot.com/#KrBoQ2ISLXRAgEOh.99
Read more at http://simples2-btemplates.blogspot.com/#KrBoQ2ISLXRAgEOh.99
Atlayış Yapanlar
- on 09:02
- 1 comment
|
|
insanlarn deneme tahtasına ne yazdıklarındanç çok ne düşündükllerini merak etmek yine de en büyk insanblardan başka birşey değildir gibi bir yazı yazsam gerçekten de büyük saçmalık olurdu. |